Ülkemizde de görev yapmış olan Josko Milenkovski antrenörler sözleşme süreleri hakkında şöyle düşünüyor:
‘Antrenörlerin ve kulüplerin uzun vadeli mi yoksa kısa vadeli sözleşmeler mi yapması gerekliliği her zaman bir ikilem olmuştur. Kişisel düşüncelerim ve tecrübelerim uzun vadeli sözleşmelerin hem antrenörler hem de kulüpler için büyük bir avantajı olduğunu söylüyor. Antrenörlerin kulüpte yıllarca kaldıkları birçok örnek var. Bazen sonuçlar iyi, bazen istenildiği gibi değil ama asıl mesele kulübün gelişimi için uzun vadeli stratejiyi sürdürmektir. Sonuçta, yazılı olmayan kural sonuçların zaman, iyi çalışma, karşılıklı saygı ve güven ile gelmesidir.
Bir koçun ve oyuncuların adaptasyon süresi kısa vadeli bir süreç değildir. Ayrıca, metodolojisinin ve çalışma özelliklerini dayatması, oyuncuların güvenini ve kulübün yönetiminin veya nitelikleri için belirli bir federasyonun güvenini kazanması açısından da bu geçerlidir. Bir antrenörün nitelikleri sadece bir döngü veya bir yarışma ile belirlenemez. Bu yüzden her antrenör kesinlikle ikinci bir şansı veya bazen niteliklerini kanıtlayacağı veya yaptığı hataları düzelteceği düzeltici bir sınavı hak eder.
Bir koç her zaman sadakatsiz muhalefet ve otoritesini kısa sürede zayıflatmaya çalışan muhaliflerle savaşamaz. Fikirlerini dayatmak ve konumunu güçlendirmek uzun bir mücadeleyi gerektirebilir. Bu yüzden uzun vadeli sözleşmeler özellikle antrenörler için olumludur.
Antrenörler ve kulüpler arasındaki uzun vadeli iş birliğinin karşılıklı güven oluşturma üzerinde olumlu bir etkisi vardır, oyuncu seçimindeki kusurları düzeltme olasılığı, kulüp faaliyetlerinin tüm alanlarında huzurlu ve rahat bir eğitim süreci, iyi bir atmosfer sağlar. Ayrıca, en önemli şey, koçun çalışmasına daha fazla güven, yönetim yapılarından daha fazla destek, her mevsim takımı yükseltmeye, takımın sonunda gençleşmesine ve genç oyuncuların gelişimine katkıda bulunan uzun vadeli ortak çalışma ve daha az spor sonuçları üzerindeki baskıdır.
Öte yandan, kısa vadeli sözleşmeler ve bir gecede sonuç arayışı, iki ucu keskin bir kılıçtır ve hem kulüp hem de koç için sorun olabilecek bir şeydir. Bazen nedenler nesnel, bazen özneldir. Büyük yatırımlar, büyük yıldızlar her zaman en iyi sonuçların garantisi değildir. Sebepleri farklı olabilir. Her şeyden önce iletişim eksikliği, oyuncuların olası sakatlanmaları veya gerçekçi olmayan beklentiler. Stratejilerini sık sık değiştiren kulüplerin, hedeflerine ulaşmaları çok zordur, örneğin bir sezon şampiyonluk tutkusu, sonraki sezon gençleşme ve daha sonra yine şampiyonluk tutkusu. Bu gibi kulüplerde, ilk olumsuz sonuçtan sonra, karşılıklı ilişkiler bozulur, cezalar, cezalar, antrenör ve oyuncuların sık sık değişimleri meydana gelir.
Şimdiye kadar söylenen her şeye göre, kulübün stratejisi doğru ilişkiler, sabır ve karşılıklı anlayışa dayalı uzun vadeli olmalı ve bu nedenle sonuçlar çok önemsenmemelidir.’
