Başkan Eroğlu: ‘Tokat, Anadolu’da voleybolun ocağı gibidir’
Tokat Belediye Plevnespor, Efeler Ligi’nde mücadele eden önemli ekiplerden ve bu sezon mevcut bütçelerine oranla sıralamada iyi bir yerde bulunuyor.
Tokat Belediye Başkanı Sn. Eyüp Eroğlu; şehrin voleybola ilgisi, pandemi döneminde yaşanan sorunlar ve takımın hedefleri hakkında Fanatik’e samimi bir röportaj verdi.
Sayın Başkan, kulübün genel profili ile başlayalım dilerseniz. Tokat Belediye Plevnespor kuruluşundan bugüne nasıl bir organizasyondu. Buna ek olarak birkaç cümleyle vizyon ve misyonunuzdan söz edebilir misiniz?
Türkiye’de erkek voleybolu için Tokat Belediye Plevnespor, lokomotif kulüplerimizden birisidir. Sportif ve sosyal anlamda ülkemize ve ilimize önemli kazanımları bulunmaktadır. Ayrıca kulübümüz milli takımlara birçok sporcu kazandırdığı gibi Türkiye’nin çeşitli kulüplerinde de yine kulübümüzden yetişen birçok sporcu emek vermektedir. Voleybol ilimizde sadece bir spor olarak değil, neredeyse bir kültür olarak da yerleşmiş durumdadır. Maç günlerini sabırsızlıkla bekleyen bizlerin her zaman yanında olan seyircimizle bir bütün halindeyiz. İlimizde ve ülkemizde voleybolu yaşatmak, geliştirmek ve topluma sportif anlamda hizmet etmek kulübümüzün her zaman hedefi olmuştur. Tokat’ta voleybol 1962 yılından bugüne kadar aktif şekilde devam eden bir spor dalı olmakla beraber, Belediye Plevnespor Kulübü 1994 yılında Tokat Belediye bünyesine katılmış ve birçok başarılara da imza atmıştır. Yaklaşık olarak 8 yıl 1. Ligde ve 17 yıldır da en üst ligde mücadele ediyoruz. Zaman zaman alt lige düşmüş olsak da ertesi sezon tekrar üst lige çıktık.
Tokat halkının takıma ilgisi ve şehrin voleybol kültürü hakkında neler söyleyebilirsiniz? Nasıl geri dönüşler alıyorsunuz?
Şu an biliyorsunuz Dünya ve ülkemizde yaşanan Covid-19 pandemi süreci seyircileri ve takımları büyük ölçüde olumsuz yönde etkiledi. Türkiye Voleybol Federasyonu, Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan Bilim Kurulu’nda alınan kararlara uyarak ilk yarı maçlarının seyircisiz oynatılacağını kulüplere bildirmişti. Tokat; birikimi, altyapısı ve bu spora yatırımları ile Anadolu’da voleybolun ocağı gibidir. İlgili, bilgili ve voleybola âşık bir seyirci kitlesi vardır. Hemen hemen hiçbir maçımızda bizleri yalnız bırakmıyorlardı. Yukarıda bahsettiğim gibi burada artık bir kültür oluşmuş durumda. Seyircimiz bizlere ayrı bir güç katıyor. Türkiye’de voleybol branşı özelinde en çok seyirci ortalamasına sahip olan kulübüz. Ümit ediyoruz ki bu pandemi süreci bir an önce bitsin ve seyircimize de kavuşalım. Tokat Belediye Plevnespor seyircisiyle anılan bir kulüp. Bizler de bu destekten çok memnunuz. Seyircimize buradan birkez daha teşekkürlerimi sunuyorum. Şu an maçlarımızı izleyemeseler bile bizlere kalben ve dualarıyla desteklerini hissettiriyorlar.
Efeler Ligi’nde mücadele veren bir kulübün başında olmanın nasıl zorlukları var? Bu konuda gerek siz gerekse diğer idareciler tarafından deneyimlenmiş somut örneklerden bahsedebilir misiniz?
Bu bir gönül işi, ülkemize ve gençliğe hizmet işi, her işin bir zorluğu vardır. Ülkemizde spor kulübü yönetmek diğer işler gibi değildir. Birçok zorlukları olduğu gibi güzel tarafları da var. Gençliğe yatırım yapmak en güzel tarafı, bu da bizlere zorlukları unutturuyor. Elbette spor kulüplerinin yaşadığı başat zorluklar mali sorunlar oluyor. Birçok takım gibi bizler de ekonomik sıkıntılar yaşıyoruz. Kulüp olarak mali disiplinimiz çok önemli, her şeyi planlayarak icra etmeye çalışıyoruz. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmaya çalışıyoruz. Voleybol sporu ülkemiz genelinde çok geliri olmayan herkesin kendi yağıyla kavrulduğu ve ayakta kalmaya çalıştığı bir spor dalı. Futbol ve basketbol gibi yüksek yayın gelirleri, sponsorluk vb. gelirleri olmadığı için bizler ve diğer kulüpler ekonomik olarak zorluklar çekiyoruz. Hatta pandemi süreci başlar başlamaz Türkiye’deki tüm spor organizasyonları ekonomik sıkıntı içerisine düştüler. Bu ortamda kulüpleri yönetmek ve yaşamasını sağlamak en büyük zorluklardan. Umarım bu süreçleri bütün spor branşlarındaki kulüplerimiz en az hasarla atlatırlar ve normal hayata dönüş olur. Kulübümüzü en başta Belediyemiz destekliyor. Bunun yanı sıra sporseverlerimiz ve iş insanlarımız destekliyor. Zaten Türkiye’de sporun ayakta kalmasında ve faaliyetlerini sürdürmesinde en büyük destekçi belediyeler ve devlet kurumları olmuştur. Bizler mütevazı bütçelerle sürekliliği sağlamaya çalışıyoruz.
Yıllardır voleybol camiasının içerisindesiniz. Ülke voleybolunun bugünü ve geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?
Ülkemizde tüm spor branşları ve özellikle voleybol sporu önemli başarılar kazanarak gelişmektedir. Sn. Cumhurbaşkanımızın gençlerimizin gelişiminde sporun katkısıyla ilgili çok olumlu düşünceleri var. Bu doğrultuda Gençlik ve Spor Bakanlığımızın Türkiye genelinde spor tesisleri yapımı projelerin yanı sıra, belediyelerin de spor yatırımlarına katkıları göz önünde bulundurulmalıdır. Ülkemizde sporun büyüyerek geliştiği ve birçok uluslararası başarılar elde edildiği aşikârdır. Kadın Milli Takımımızın Avrupa ikinciliği ve Tokyo Olimpiyatları’nda Ay-Yıldızlı formayı temsil edecek olması buna bir örmek ve bu tür örnekler bizi gururlandırıyor. Yine U19 Genç Kız Milli Takımı 30 Ağustos 2020 tarihinde 2020 Genç Kızlar Avrupa Voleybol Şampiyonu oldular. Bu başarılardan dolayı sporcularımızı, teknik ekibi ve Voleybol Federasyonumuzu tebrik ediyorum. Dünyada voleybolunda ülkemiz milli takımlar ve kulüp bazında dikkate değer sıralamalara sahip. Bu sıralamayı geliştirmek ve devamlılığını sağlamak çok önemli. Tabi bunları sağlamak tek başına olmuyor. Birlikte hareket ederek hedefe varmak için çok çalışmakla oluyor. Bizlerin bu camia içerisindeki görev ve misyonu gençlere hizmet etmek ve onların yolunu açmaktır. Biz üzerimize düşeni en iyi şekilde yaparsak gençler de bunun farkına varıp yeteneklerini sergilediği sürece bir başarı hikayesi yazılır ve sporda başarının devamlılığı sağlanmış olur. Yani sporun her paydaşı sorumluluğunu en iyi şekilde yerine getirmelidir. Voleybolun geleceğinin, sporcuların yurtdışına transfer olmayı hedeflemesi ile de süreklilik kazanacağına inanıyorum. Ülkemiz yurtdışından sporcu getiren değil yurtdışına sporcu gönderen bir ülke halinde geldiğinde Türkiye voleybolu için her şey daha iyiye gidecek.
Biraz takımdan bahsedecek olursak ilk olarak oldukça genç bir başantrenörle çalışıyor olmanız göze çarpıyor. Aslında teknik ekibinizin tamamı için geçerli bir durum bu. Böyle bir tercih yapmanızın nedenlerini açıklayabilir misiniz?
Tokat Belediye Plevnespor Kulübü liglerde sürekliliği olan vitrin bir takımdır. Birçok sporcu yetiştirmiş ve birçok sporcunun önünü açmıştır. Yine voleybol camiasında Tokat’ın yetiştirdiği çok değerli antrenör, sporcu ve spor adamları vardır. Bu misyonu devam ettirmek için altyapıya ve genç antrenörlere yatırım yapıyoruz. Geçen yıllarda çok değerli hocalarımız ile çalıştık, hepsinin emeklerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Geçen sezon kulübümüzün bütçesinde küçülmeye gitmiştik. Mütevazı bir takım oluşturduk. Takımın başına da yardımcı antrenörümüz, ayrıca A Milli Takım’ın Yardımcı Antrenörlük ve İstatistik Antrenörlüğünü de yapan yine alt yapımızda geçmiş yıllarda sporculuk yapmış olan İlker ALTAN Hoca’ya görev ve şans verdik. İlker Hoca bence geçen sezon bu şansı iyi değerlendirdi. Takımımıza Balkan Şampiyonluğu ve CEV Challange Cup organizasyonunda da 2 tur daha geçme başarısı yaşattı. Ligde de zorlu bir sınav vererek takımımıza katkı sağladı. Bu referanslar çerçevesinde 2020-2021 Axa Sigorta Efeler Ligi’nde yine başantrenör olarak kendisiyle anlaştık. Takımımız ve teknik ekibimiz genç bir kadro, bu gençlik kolej havasında ve bütünlük içerisinde olduğu sürece güzel başarılar elde edeceğimiz inancındayım. Bu gençlere şans vererek spor camiasında farkındalık oluşturup voleybola katkı sağlamak bizlere ayrı bir mutluluk veriyor.
2020-21 sezonu için kurduğunuz kadro sonucunda nasıl bir beklentiye sahipsiniz? Kulübün bu sezonki hedefleri nelerdir?
Bu sezon çok zorlu geçecek, tabii ki her kulüp Efeler Ligi’nde mücadele etmek ister. Ligde kalmak iyi bir sıralamada yer almak ve hatta şampiyon olmak ister. Ligimiz sert ve zorlu bir lig, bu zorluklara birde pandemi süreci eklendiğinde sıkıştırılmış bir fikstürle birlikte bu sezonu tamamlamaya çalışacağız. Tüm kulüplere başarılar diliyorum. Allah kaza, bela, sakatlıklar ve hastalıklardan tüm sporcuları korusun. Bizim takımızın bu yılki önceliği ligde kalmayı garantilemek ve devamında da ilk sekiz içerisinde sezonu tamamlamaktır. Bu hedefimize de sporcularımızla, tüm ekibimizle ulaşacağımıza inanıyorum. Çünkü azimleri ve hırsları çalışmalarına da yansıyor. Umarım sezon sonu ligi iyi bir yerde bitiririz. Şu an puan tablosunda orta sıralarda yer alıyoruz. Sezon sonunda play-off’a kalırız diye düşünüyorum. Tabii bundan sonraki süreç daha zorlu olacaktır.
Kulüp için önemli bir tesis projesi olduğunu biliyorum. Projenin ayrıntıları ve ilerleyişi ile alakalı bilgi alabilir miyiz?
Evet, kulüplerin en önemli ayağı tesisleşmekten geçer. Kurumsallığın en önemli göstergesi tesislerin ve ekipmanların varlığıdır. Bizim sporcularımız için konaklama ve sağlık hizmeti veren tesislerimiz mevcut ancak altyapıdan yetişen sporcularımıza da hizmet verebilecek daha geniş daha modern bir tesise ihtiyacımız var. Bu tesisle ilgili proje çalışmamız son 2-3 yıldır gündemimizde. Bu voleybol şubesi ve dahası tüm spor branşları açısından çok önemli bir yatırım olacak. Proje aşamalarını bitirdik, yer sorunumuz da yok, finansman kısmını da çözmek üzereyiz. Önümüzdeki yıl içerisinde tesis inşaatına başlamayı hedefliyoruz inşallah.
Bütün bu konuştuklarımız ışığında Tokat Belediye Plevnespor’u nasıl bir gelecek bekliyor?
Bizler bir bayrak devraldık, bu bayrak gençlik bayrağı, gelecek nesiller için umut bayrağı, bu çok önemli bir sorumluluk. Bu sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Her zaman üstüne bir şeyler koyarak bir gün bu bayrağı devrettiğimizde huzur içerisinde olacak işler yapmak için çok çalışıyoruz. Tokat Belediye Plevnespor Kulübü’nün hedefleri daima Türk sporuna hizmet etmek olmuştur. Yeni spor tesislerimizi hizmete kazandırdığımızda ilimiz ve ülkemiz adına sporun geleceği için önemli bir hedefimizi de hayata geçirmiş olacağız.