Yıldızlı Sohbetler’e konuk olan İlayda Nurkan ile gerçekleştirilen sohbette öne çıkanlar.
Abim ile konuşup voleybola geçmeye karar verdikten sonra benim antrenörüm o zamanlar Gonca Dilik idi. Benim hayatımda çok büyük bir öneme sahip. Biraz çekine çekine Gonca Abla’ya gittim. Hiç unutmuyorum basketbol kıyafetlerimle gitmiştim voleybol antrenmanına. Ben voleybola Sarıyer Belediye’sinde başladım. O zamanlar Mehmet Bedestenlioğlu Sarıyer A Takım antrenörüydü. Gonca Abla’da altyapıya bakıyordu. Çok güzel bir gruba başladım ama yaşıtlarımdan çok geriydim. Her voleybol antrenmanı öncesi hala voleybol topuyla bi turnike atarım, şut atarım. Ancak voleybola başladığımda ben yaşıtlarımla antrenman yapmıyordum. 98 doğumluyum ve ben 2002 yaş grubuyla antrenman yapıyordum. Her zaman çift antrenman yapıyordum. Sonra yaşım gereği olmam gereken gruba dahil oldum. Sarıyer benim içim pişme dönemiydi. Dolayısıyla Gonca Abla’dan çok güzel temellerimi aldım.
‘’Sporun iyi olmak zorunda okumak istiyorsan, eğitimin iyi olmak zorunda sahada olmak istiyorsan’’
ABD’ye gitmeye karar vermem aslında çok zor olmadı. Uzun yıllar düşünülmüş bir karar değildi. Benim Türkiye’de sezonum 2017 Şubat’ta bitti ve ben Mart’ta düşünmeye başladım. Ben her zaman Türkiye’de voleybolcu olmak istiyordum. O yüzden okulum bitince burada belli bir yola girmek istedim. Ama insanların voleybolu nasıl gördüğüyle alakalı. Son zamanlarda çok fazla ABD’ye ya da Kanada’ya giden ve eğitimini burslu imkanlar üzerinden alan sporcular var. Bu bana çok mantıklı geliyor. Türkiye okul gibi bir seçenek sunmuyor ya da yeterli tolerans gösterilmiyor. ABD’de durum şöyle ; sporun iyi olması lazım okumak istiyorsan, derslerin iyi olmak zorunda sahada olmak istiyorsan. Her şey eşit olmak zorunda ABD’de. Akademik dil de çok farklı, ona çalışmak ve bölümün gereği farklı bir dile sahip oluyorsun.
‘’NBA hayatı yaşıyormuşuz gibiydi’’
ABD’de iken çok fazla seyahat ediyorduk. Haftada 1 ya da 2 kere eyalet değiştirdiğimi biliyordum. Çevremizdeki yerlere otobüsle gidiyorduk ve diğer yerlere de uçuyorduk. NBA hayatı yaşıyormuşuz gibiydi. Manevi olarak dezavantajları tabiki var. Ama ikisini bir arada yürütebileceğini düşünen arkadaşlar kesinlikle ABD’ye gitmeli. Çünkü mutlaka güzel bir diplomayla geri dönüyoruz. Hem de voleybol kalitesi düşmeden. Hiçbir dersten kalmadan 4 senede okul bitirmek ABD için önemli. Turnuvalara gittiğimiz zaman da hep laptoplarla gidiyoruz. Yollarda ders çalışıyoruz. Bir tane akademik danışman bizimle birlikte turnuvaya gelmek zorundaydı. Ders çalışma saati diye bir şey var ve günde iki saat otel lobisine inip ders çalışır sonra da maça giderdik. Kurallar bu şekilde çok sert uygulanıyor.
