En büyük mutluluk sahada sanıyordum, baba olana kadar…
Ülkemizde 12 yıldır VakıfBank’ı, üç yıldır da Kadın Milli Voleybol Takımı’nı çalıştıran Giovanni Guidetti, Babalar Günü öncesi duygularını anlattı.
Eski milli voleybolcu Bahar Toksoy ile evli olan ve 4 yaşında Alison adlı kızları bulunan Giovanni Guidetti, ilk baba olacağını öğrendiğinde tarifsiz bir duygu yaşadığını söyledi.
Guidetti, “Daha önce hiç tatmadığım bir mutluluk olduğunu hatırlıyorum. Galibiyetler, şampiyonluklar, kupalar, madalyalar… O ana kadar, en büyük mutluluğun sahada yaşanabileceğini sanıyordum. Haberi aldığım an hiç de öyle olmadığını anladım. Mutluluğun beraberinde çok büyük bir sorumluluk hissi getirdiğini ve hayatımın bir daha asla eskisi gibi olamayacağını düşünüp heyecanlandığımı hatırlıyorum. Başka biri olacaktım” ifadelerini kullandı.
A Milli Kadın Voleybol Takımı’nın katılacağı 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nın pandemi nedeniyle ertelenmesini de değerlendiren Guidetti, “Adaletsiz bir durum yok, herkes için aynı koşullar geçerli sonuçta. Bu bekleme süreci herkes için farklı işleyecek. Bazı takımlar bunu avantaja dönüştürmeyi başarırken, diğerleri için dezavantaja dönüşecek. Her şeyden önce, umuyorum ki katılım sağlayan herkesin sağlığı ile ilgili en ufak bir endişesi olmayacak koşullar altında yarışma imkanımız olur. Türk Milli Takımı olarak biz de elimizden gelenin en iyisiyle orada mücadele etmeye hazır olacağız. Olimpiyat tarihinin en gösterişli, birleştirme ve iyileştirme gücü en büyük organizasyonunda yer alacağımızı düşünerek hazırlanacağız” açıklamasında bulundu.
“BABALIK DUYGUSUNU YAŞAYANA KADAR EN BÜYÜK MUTLULUĞUN SAHADA YAŞANACAĞINI SANIYORDUM”
Eski milli voleybolcu Bahar Toksoy ile evli olan ve 4 yaşında Alison adlı kızları bulunan Giovanni Guidetti, ilk baba olacağını öğrendiğinde tarifsiz bir duygu yaşadığını söyledi. Guidetti, “Daha önce hiç tatmadığım bir mutluluk olduğunu hatırlıyorum. Galibiyetler, şampiyonluklar, kupalar, madalyalar… O ana kadar, en büyük mutluluğun sahada yaşanabileceğini sanıyordum. Haberi aldığım an hiç de öyle olmadığını anladım. Mutluluğun beraberinde çok büyük bir sorumluluk hissi getirdiğini ve hayatımın bir daha asla eskisi gibi olamayacağını düşünüp heyecanlandığımı hatırlıyorum. Başka biri olacaktım” ifadelerini kullandı.
“KIZIMIZI FARKLILIKLARI KUCAKLAMAYA VE CESUR OLMAYA TEŞVİK EDİYORUM”
Kızı Alison’u yetiştirirken özellikle farklılıklara açık olmasına teşvik ettiğini belirten tecrübeli spor adamı, “Alison’u hayattaki her şeye açık olmaya, farklılıkları kucaklamaya ve cesur olmaya teşvik ediyorum. Ön yargılardan, kalıplardan, dışarıdan dayatılmış herhangi bir şeyden uzak durmasını sağlamaya çalışıyorum. Engel tanımasın, büyüdüğünde istediği, hayalini kurduğu yönde ilerleyebileceğini bilsin istiyorum. Bilinçsizce de olsa benim ve annesinin istekleri, hayalleri, hedefleri doğrultusunda şekillenmesin diye kendimizi çok ciddi anlamda kendimizi dizginliyoruz. Onun adına karar vermek yerine, onun kararlarını desteklemek için varız” diye konuştu.
“KIZ ÇOCUKLARI GERÇEKTEN BABALARINA ÇOK DÜŞKÜN OLUYORMUŞ”
Guidetti, kız çocuğu babası olmanın güzellikleri ve zorlukları için ise şunları söyledi:
“Kız çocukları gerçekten babalarına çok düşkün oluyormuş, bunu tatma fırsatım olduğu için kendimi çok şanslı hissediyorum. Yaşı küçük olduğu için şimdiye kadar çok büyük bir zorluk yaşadım diyemem. Ancak biraz daha büyüdüğü zaman, cinsiyet eşitliğini bir türlü sağlayamadığımız bir dünyada, kız çocuklarının karşılaştığı birçok engel ve zorluk ile karşılaşacağını biliyorum. Onu bu engellerle mücadele edebilecek ve zorlukların üstesinden edebilecek kadar güçlü yetiştirmeliyiz; bunun farkındayım.”
“EVDE OLABİLDİĞİM HER AN, TEK ÖNCELİĞİM KIZIM”
Bir baba olarak kızıyla kaliteli vakit geçirmeye özen gösterdiğini dile getiren Guidetti, “Baba olduğum günden beri, benim için boş zaman demek, kızım demek. Evde olabildiğim her an, tek önceliğim Alison’dur. Birlikte geçirdiğimiz her an, onun dünyasına girebilmek, onunla birlikte öğrenmek, eğlenmek, keşfetmek için büyük çaba harcıyorum. İkimiz de çok hareketliyiz ve karakterlerimiz birbirine çok benziyor. O nedenle birlikte çok iyi vakit geçiriyoruz” dedi.
“SADECE DISNEY PRENSESİ DEĞİL, YENİLMEZ BİR SAVAŞÇI OLABİLECEKLERİNİ FARK EDİYORLAR”
Sporun kız çocuklarına katkısı için de değerlendirmelerde bulunan deneyimli antrenör, “Sporun kız çocuklarının zihinsel ve bedensel gelişimine sağladığı katkı tartışılmaz. Bunun yanı sıra, kazandıkları öz güven ve tecrübe, hayatlarının her alanında çok büyük fark yaratıyor. Sahada kazanmayı ve kaybetmeyi deneyimlemiş insanların çok daha hızlı olgunlaştığını görüyorum. Kendi ayakları üzerinde durabileceklerini anlıyorlar. Takım sporlarında birlikte hareket etmeyi, etrafındakileri yükseltmeyi ve paylaşmayı öğreniyorlar. Sadece Disney prensesi değil, yenilmez bir savaşçı olabileceklerini fark ediyorlar. Sporcu kimliği, genç kızların güçlenmesi, cinsiyet eşitliğine inanması ve hak ettiğinden daha azına boyun eğmemesi için çok güçlü bir araç” diye konuştu.
“CİNSİYET EŞİTLİĞİ SAVUNUCUSU OLMAYA LAYIK İŞLER YAPMIŞ OLMAK ÇOK BÜYÜK BİR ONUR”
Eşi Bahar Toksoy ile UNDP Türkiye Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Savunuculuğu’nu üstlenen Giovanni Guidetti, bu kapsamda hayata geçirilen ‘Yarının Sultanları’ projesiyle birçok kız çocuğunun hayatına dokunma fırsatı bulduklarını anlattı. Guidetti, proje ve gelecek planlarıyla ilgili şöyle konuştu:
“Cinsiyet eşitsizliği sadece kadınların değil, insanlığın sorunu. Bu nedenle, bu kadar büyük bir çatı altında mücadele veren insanlardan biri olmak, cinsiyet eşitliği savunucusu olmaya layık işler yapmış olmak çok büyük bir onur. Salgın nedeniyle, Yarının Sultanları projesinin tüm paydaşlarının sağlığını göz önünde bulundurarak ertelediğimiz seyahatlerimize yeniden başlamak, dezavantajlı bölgelerdeki kız çocuklarına, ailelerine, beden eğitimi öğretmenlerine ulaşmak ve spor aracılığı ile güçlenmelerini sağlamak için sabırsızlanıyorum. Yarının Sultanları projesi fırsat eşitliği anlamında da çok önemsediğim bir girişim.”
“TÜRK MİLLİ TAKIMI OLARAK OLİMPİYATLARDA EN İYİSİNİ YAPACAĞIZ”
A Milli Kadın Voleybol Takımı’nın katılacağı 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nın pandemi nedeniyle ertelenmesini de değerlendiren Guidetti, “Adaletsiz bir durum yok, herkes için aynı koşullar geçerli sonuçta. Bu bekleme süreci herkes için farklı işleyecek. Bazı takımlar bunu avantaja dönüştürmeyi başarırken, diğerleri için dezavantaja dönüşecek. Her şeyden önce, umuyorum ki katılım sağlayan herkesin sağlığı ile ilgili en ufak bir endişesi olmayacak koşullar altında yarışma imkanımız olur. Türk Milli Takımı olarak biz de elimizden gelenin en iyisiyle orada mücadele etmeye hazır olacağız. Olimpiyat tarihinin en gösterişli, birleştirme ve iyileştirme gücü en büyük organizasyonunda yer alacağımızı düşünerek hazırlanacağız” açıklamasında bulundu.