CEV Başkan Adaylarında Hanno Pevkur, yayınladığı mesajla özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde büyük tepkiye neden olan ve tüm dünyada dalga dalga yayılan ırkçılık karşıtı söylemlere destek verdi.
Pevkur’un mesajında iu ifadeler yer aldı. ‘Amerika Birleşik Devletleri ve dünyadaki son olaylar, siyah insanlara karşı süregelen ırkçı ayrımcılık gerçeğini, olması gerektiği şekilde tüm açıklığıyla insanlığın yüzüne vurdu. AB ile olan çalışmalarım dahil siyasi deneyimlerime göre, bir çok ırkçı ayrımcılığın bilinçsiz olduğunu gördüm ve bu da sabit olmasa da sürekli hatırlatma yapmayı daha da önemli hale getirdi.
Çözüm kolay değil. Ancak bu zamanlar dünyadaki diğer sistemlere ve yerlere işaret etmek yerine, kendi içimize bakmayı gerektirir. Bu kadar uzun süredir rahatsızlık veren ayrımcılığın sona ermesini sağlamak için bireysel ve toplumsal olarak elimizden geleni yapıyor muyuz? Nihayet sona erebilir mi? Yoksa sessiz kalarak ve kim olduğumuzu ve ne yaptığımızı değiştirmeye gerek olmadığını görerek bilinçsizce veya ustaca ırkçılığı ve diğer haksız önyargıları destekliyor muyuz?
Avrupa voleybolu bundan etkilenmez. Konu siyasallaştırılmasa da, son olayların CEV’nin, UEFA ve EHF gibi diğer yönetim organlarının yaptığı gibi bunu ele almak için bir tür açıklama yapacağını umuyordum.
Bu yılın başlarında açıklanan altı taahhüdümden biri, Ekim ayında CEV Başkanı olursam yürürlüğe girecek olan “Özümüze Dahil Etme” idi. Bu taahhüdüm, CEV’deki coğrafi bölgelerin, oyuncuların, antrenörlerin ve cinsiyetlerin daha iyi temsil edilmesi ihtiyacına odaklanmaktadır. Son olaylara yansımış olmakla birlikte, şimdi bu taahhüdümün eksik kaldığına inanıyorum.
Artık bana göre daha açık ki, CEV’nin ırkçı ayrımcılığı temel olarak nasıl önlememiz gerektiğini tartışmaya ve yeniden düşünmeye ihtiyacı var. Azınlık gruplarından gelen herkesin sadece şimdi değil, ırkçılık olaylarının manşetlere giremeyeceği gelecek aylar ve yıllar boyunca görüşlerini ve duygularını daha fazla dinlememiz gerekiyor. CEV Başkanlık seçimlerinin sonucuna bakılmaksızın, tekrar tekrar, ayrımcılığa uğrayan grupların dinlenmesi ve gerekli değişikliklerin belirlemesi için bir “Ayrımcılık Çalışma Grubu” oluşturulmalıdır. Gerçek değişim ancak eylemle hayata geçebilir.
Tabii ki bu tek çözüm değil. Daha iyi dinleme ruhuyla, bu konudaki bazı düşüncelerinizi ve fikirlerinizi duymaktan memnuniyet duyarım. Sadece daha fazlasını yapmalıyız.
En iyi dileklerimle,
Hanno Pevkur
