İyi iletişim, bir pasörün voleybol oyununda başarılı olması için en vazgeçilmez araçlardan biridir ve Dominik Cumhuriyeti yıldızı Niverka Marte bu gerçeği kelimenin tam anlamıyla çok ciddiye almıştır …
Dominik Cumhuriyeti kadın takımının 29 yaşındaki pasörü, anadili olan İspanyolcanın yanı sıra İngilizce ve Portekizce bilmektedir ve Fransızca ve İtalyancada orta seviyeye ulaştığı için çok dilli olarak nitelendirilmektedir.
“Farklı dillerde insanlarla iletişim kurabilirim ama sahada farklı bir iletişim türü ve sadece bir dil vardır. Yani insanların zihinlerini anlamak ve hepimizin aynı gemide olduğumuzdan emin olmak, ”dedi Marte. “Göz-göz beden dili ile de uyumludur.”
Marte’nin voleybol kariyeri, İsviçre Cenevre’deki UBIS İşletme ve Uluslararası Çalışmalar Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler kıdemli öğrencisi olarak diğer kariyerine paralel olarak devam ediyor.
“Diplomasiyi ve kariyer için akademiyi seviyorum” dedi. “Ama aynı zamanda kendi işimi yönetmek istiyorum ve bu da düşündüğüm bir şey.”
Pasörlerin düzenli olarak uzun kariyerleri var ve Marte milli takımı ile iki yıl daha oynamayı ve daha sonra spor dışındaki diğer fırsatları aramayı planlıyor.
Voleybol kariyerine pasör çaprazı olarak başlayan dönüştürülmüş bir pasör olan Marte, Japonya’daki 2015 FIVB Voleybol Kadınlar Dünya Kupası’nda en iyi pasör seçildi. Peru, Fransa ve Türkiye’de oynadı.
1.78 metre boyunda Marte’ye en çok hayran olduğu pasör ve saldırgan hakkında sorular soruldu.
“Gerçek şu ki, herkesten öğrenmeyi planladığım için favori bir pasör ya da saldırganım yok. Asyalı pasörlerin tarzını gerçekten seviyorum ama diğer ülkelerden pasörlerin bazı özelliklerini de seviyorum. Özellikle birinin benim favorim olduğunu söyleyemem. ”
Saldırganlar arasında “Nive”, dikkatini çekenlerin sadece çok iyi hücum etmekle kalmayıp aynı zamanda oyunun top karşılama ve blok yapabilme gibi diğer unsurlarına da hakim olanlar olduğunu söylüyor.
“Çin’den Zhu Ting ve Kore’den Kim Yeong-Koung bu grupta yer alıyorlar, çünkü oyun sırasında geri kalan takım arkadaşlarıyla her zaman çok iyi iletişim kuruyorlar”dedi.
Covid-19 salgını ve ekibi ile antrenman yapmanın imkansızlığı nedeniyle bu zorla tecrit döneminde ne yapıyor?
“Yaptığım egzersizler sabahları takım toplantıları ile aldığımız egzersizler ve sonra öğleden sonra kardiyo ve bunun gibi şeyler yapıyorum. Her zaman fiziksel olarak formda kalmaya çalışırım, ”diye yanıtladı.
“Hareketsizlik beni en çok etkileyen şeydir çünkü bedenimi her zaman yüksek performans düzeyinde tutmaya alışkınım. Bunu yapamamak çok zor. Bu yüzden alışkın olduğum enerjiyi tüketmek için bir şeyler yapmaya devam ediyorum. ”
